2035'e kadar içten yanmalı motorlu araçlara yasak: Elektrikli araçlar konusunda "Çin'e rakip olamayız"

Fransa ve İspanya Salı günü , 2035 yılına kadar içten yanmalı motorlu yeni otomobil satışının yasaklanmasına verdikleri desteği yinelerken, satıcılar ve üreticiler, özellikle Çin rekabeti karşısında, Avrupa endüstrisinin bu değişimi aksatmadan başarıyla gerçekleştirebileceğine inanmakta zorlanıyorlar.

Bordeaux'da araba satıcısı olan Esteban, RMC'de "Bana karmaşık geliyor, hazır değiliz," diye iç çekiyor. "Müşterilerimden her gün geri bildirim alıyorum. Çoğu kırsalda yaşayan zanaatkârlar, esnaflar, diğerleri şehirde, apartmanlarda yaşıyor. Elektrik onlara uygun değil. Nerede şarj edecekler? Küçük dükkanlarda 3-4 saat mi bekleyecekler?"

2022'de kabul edilen ve 2035 yılına kadar yeni içten yanmalı motorların yasaklanması, Avrupa Yeşil Mutabakatı'nın önemli bir önlemidir. Ancak Almanya, Şansölye Friedrich Merz liderliğinde, şimdi bu tartışmayı yeniden başlatmaya çalışıyor. Berlin, bu yasağı kendi endüstrisi için "kötü" olarak görüyor ve azalan talep, Çin rekabeti ve Avrupa pazarının elektrik enerjisine yavaş geçişi gerekçe göstererek kaldırılmasını savunuyor.

Fransa ise Brüksel'in çizdiği çizgide resmi olarak kalmaya devam ediyor ve "esnekliğe" ihtiyaç olduğunu kabul ediyor. Contexte medyasının ortaya çıkardığı ortak bir mektuba göre İspanya da aynı tutumu paylaşıyor. Mektupta iki ülke "2035 yılına kadar sıfır emisyon hedefine" olan bağlılıklarını yeniden teyit ediyor.

Ancak sahada güven yok. Kendisi de elektrikli araç kullanıcısı olan Esteban, "Elektrikli araba kullanıyorum. İş yerime 15 km uzaklıkta yaşıyorum, bu yüzden kullanışlı. Ama herkese uygun değil." diye itiraf ediyor.

Endişeler teknik fizibiliteyle sınırlı değil. Fransız Senatosu'nun yakın tarihli bir raporu, yirmi yıllık yurtdışına taşınma ve üretimdeki düşüş nedeniyle zayıflayan ülkenin otomotiv endüstrisinde "derin ve kalıcı bir kriz" uyarısında bulunuyor. 2000 ile 2020 yılları arasında Fransa'nın Avrupa otomotiv üretimindeki payı yüzde 12 oranında azaldı.

Senatör Alain Cadec (LR), "Hiçbir şey yapılmazsa bir çöküşe doğru gidiyoruz," diye uyarıyor. Esteban da aynı görüşü paylaşarak "sadece Çin otomobilleri satmanın riskinden" endişe ediyor. "İyi donanımlı bir araçtan bahsettiğimde, agresif fiyatları ve kaliteli otomobilleriyle Çin markalarının yerini tutamaz. Aynı ligde oynamıyoruz; bu markalarla rekabet edecek ürünümüz yok," diye belirtiyor.

Asyalı üreticilerin yükselişi ve elektrikli araçların kârlılığı konusundaki artan şüpheler karşısında bazıları orta yolu savunuyor. Esteban, "İçten yanmalı motorlar o kadar gelişti ki, hibrit motorlar çok az CO₂ salıyor ve çok az yakıt tüketiyor," diyor. Ona göre "hibrit gelecek"; performans, maliyet ve kullanım kısıtlamaları arasında gerçekçi bir uzlaşma.

Birçok Fransız parlamenterin paylaştığı bir görüş, çabaları tamamen elektrikli araçlara odaklamak yerine "kamu desteğini küçük ve uygun fiyatlı araçların üretimine yönlendirmeyi" öneriyor. Esteban, "İçten yanmalı motor tarafında hâlâ oynayacağımız bir oyun var. Orada potansiyelimiz var. Ama elektrikli tarafta açıkçası çok endişeliyim," diye sözlerini tamamlıyor.